Bölgede faaliyet gösteren turizm yatırımcıları, esnaf ve vatandaşlar; yüksek cezalar, yetersiz yatırımlar, plansız uygulamalar ve katı denetimler nedeniyle zor günler geçiriyor. Tüm bu tepkilere karşılık beklenen bir diyalog ya da çözüm önerisi yerine suskunlukla geçiştirme politikası tercih ediliyor.

Son olarak bazı sosyal medya paylaşımlarında ve yerel basında sıkça dile getirilen "alan başkanlığı turizmcinin sesine kulak tıkıyor" eleştirileri, kamuoyunda da ciddi yankı uyandırdı. Açıklama yapılmadıkça tepkiler daha da büyüyor.

Sektör Temsilcileri Ne Diyor?  
Turizm çevrelerinden gelen yorumlar ise oldukça net:  
“Kapadokya Alan Başkanlığı, Kapadokya’nın ruhunu yönetemiyor, sadece kural koyuyor. İş birliği değil, baskı hâkim. Eleştiriler ise görmezden geliniyor.”

Sonuç Olarak:

Kapadokya gibi hassas bir bölgenin sürdürülebilir turizm anlayışıyla, paydaşlarıyla ortak akılla yönetilmesi gerekirken; uygulamaların tek taraflı olması ve eleştirilere kapalı bir yönetim anlayışı, bölgenin geleceği adına ciddi soru işaretleri doğuruyor.

Kapadokya turizminin geleceği, “üç maymun” politikalarıyla değil, şeffaflık ve iş birliği ile şekillenmeli.